Kıymetli okurlar, bu yazımızda TCK’da yer alan bazı suçların medikal maske ile işlenmesi halinde niçin ağırlaştırıcı sebep uygulanacağını açıklamaya çalışacağız. Her vatandaşın bilmesi gereken bu hususu ele aldığız yazımızla sizleri baş başa bırakıyoruz.

            Hepimizin malumu olduğu üzere tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 Salgını ile birlikte medikal maske kullanımı bir zorunluluk olduğundan herkes için vazgeçilmez bir aksesuar haline geldi. Pandemi öncesi dönemde maske, suçluyu ele veren bir eşya iken, salgın nedeniyle takılması zorunlu olmakla beraber farkında olmadan suçluların yüzlerini gizlemeleri konusunda oldukça büyük bir avantaj sağlamış oldu.

            Suçlular elde ettikleri bu kamuflaj imkanı ile birçok suçu rahatlıkla işleyebilseler de, konu TCK kapsamında değerlendirildiğinde bir nitelikli hal söz konusu olacaktır.

            Nitekim Türk Ceza Kanunu’nun birçok maddesinde “kişinin kendini tanınmayacak hale koymak suretiyle söz konusu suçu işlemesi” bir ağırlaştırıcı sebep olarak sayılmıştır. Bunlara örnek olarak;

  • Tehdit suçunun nitelikli halinin düzenlendiği TCK m.106/2-b,
  • Eğitim ve öğretimin engellenmesi, kamu kurumu veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesi, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme, konut dokunulmazlığının ihlali ile iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçları bakımından Ortak Hüküm olarak yer alan TCK m.119/1-b,
  • Yağma suçunun nitelikli halinin düzenlendiği TCK m.149/1-b,
  • Görevi Yaptırmamak için Direnme suçunun nitelikli halinin düzenlendiği TCK m.265/3 maddeleri gösterilebilir.

Burada önemli olan husus “kişinin kendini tanınmayacak hale koyması”ndan ne anlaşılması gerektiğidir. Kanunda açıkça yer almamakla birlikte kuşkusuz, kişinin eylemi gerçekleştirdiği anda mağdur üzerindeki cebir ve tehdidini kolaylaştıracak her türlü değişiklik kişinin kendini tanınmayacak hale koyması olarak değerlendirilmelidir. Kişi, gerçekleştireceği suç eylemini bu şekilde işleyerek hem mağdurun duyduğu korkuyu artırarak kendisini savunma olanağını kısıtlamış hem de kimliğinin mağdur tarafından tespitini imkânsız hale getirerek suçun aydınlatılmasını güçleştirmiş olacağından bu davranış kanunda ağırlaştırıcı sebep olarak düzenlenmiştir.

Kişinin takma bıyık kullanması, peruk takması, yüzünün bir kısmını saklaması veya kar maskesi takarak yüzünü tamamen gizlemesi bu duruma örnek olarak sayılabilir. Dolayısıyla suçun medikal maske ile işlenmesi halinde de failin yüzü tanınmayacak şekilde kapalı olacağından eylem, nitelikli hal kapsamında değerlendirilecek ve ağırlaştırıcı sebep uygulanacaktır.

            Söz konusu nitelikli halin ağırlaştırıcı etkisini açıklamak gerekirse; Kanununda yağma suçunun temel şekli için öngörülen ceza 6 yıldan 10 yıla kadar iken, bahsettiğimiz nitelikli haline öngörülen hapis cezası 10 yıldan 15 yıla kadardır.

Dolayısıyla maske takmak zorunda olduğumuz şu günlerde, maske ile suç işlemek iki kat daha fazla cezaya mahkûm edilmeyi gerektirmektedir.

Kıymetli okurlar, maskenizi takın ancak hukuk'tan şaşmayın.

Sağlıklı günler dileriz. 

Av. Seray Şevval YOKBAKAN